Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | catch (one) with (someone) v. | (birini başka biriyle) yakalamak |
Phrasals | catch (one) with (someone) v. | (birini biriyle) basmak |
Phrasals | catch (one) with (someone) v. | (birini başka biriyle) iş üstünde yakalamak/basmak |
Phrasals | catch (one) with (someone) v. | (birini biriyle) yasadışı bir şey yaparken bulmak/basmak |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | catch (one) with (someone or something) v. | (birini biriyle/bir şeyle) yakalamak |
Phrasals | catch (one) with (someone or something) v. | (birini biriyle/bir şeyle) görmek/basmak |
Phrasals | catch (one) with (someone or something) v. | (birini) belli bir yöntemle/araçla yakalamak |
Phrasals | catch (one) with (someone or something) v. | (birini) belli bir yöntemle/araçla tutuklamak |